Frameset - dur
Predicate: dur
Roleset id: dur.01 - Hareketsiz durumda olmak, kalmak
Roles:
Arg-0: duran kişi/şey (NOM)
Arg-2: nerede durduğu (LOC)
Example:
Motorlu su taşıtlarından biri de kanal rıhtımının tam bizim önümüze düşen bir noktasında demir atmış duruyordu.
Arg0: Motorlu su taşıtlarından biri (de)
Arg2: kanal rıhtımının tam bizim önümüze düşen bir noktasında
Argm-mnr: demir atmış
Example:
Bileğimdeki saat durmuş.
Arg0: Bileğimdeki saat
Example:
Yağmur durdu.
Arg0: Yağmur
Example:
Türklerin yüzlerce yıl önceki kitabeleri hâlâ duruyor.
Arg0: Türklerin yüzlerce yıl önceki kitabeleri
Argm-adv: hâlâ
Example:
Yazlık eviniz hâlâ duruyor mu?
Arg0: Yazlık eviniz
Argm-adv: hâlâ
Example:
Aspirin getirmeyeceğini adı gibi biliyordu çünkü çekmecesinde dokunulmamış bir kutu duruyordu.
Argm-dis: çünkü
Arg2: çekmecesinde
Arg0: dokunulmamış bir kutu